25 Temmuz 2012 Çarşamba

Pegasusla ilk ve son uçuşum...

 

Geçen hafta sonu iş için gittiğim İstanbul'dan dönüş bileti almakta geç kaldığım için THY ‘de  fiyatları 400 TL’lerde gezen biletlerin kalmasından dolayı ilk defa Pegasus 'tan İstanbul Ankara bileti alıp bir de Sabiha Gökçen'den uçmak zorunda kaldım.

Şunu belirtmeliyim ki iflah olmaz bir Bakırköylü ve beyaz Türk olmakla birlikte ilk defa gördüğüm Sabiha Gökçen Havaalanı beni çok şaşırttı. Çevremdekilerin anlatış biçimlerinden hareketle ben orayı baya çamurlar içinde bir gecekondu havaalanı gibi hayal etmiştim. Kocaman, temiz ve Atatürk havalimanı pahalılığında kafeleriyle oldukça güzel bir hava alanıymış.

Sadece tercih eden yolcu profili Atatürk'teki beyaz Türk ve zengin turist çizgisinden ziyade fiyatlar oradan çok çok daha uygun olduğu için Mardin'e, Diyarbakır'a vs. doğu illerimize seyahat eden bir ayardaydı. Benimki gibi sarı saçlarınız ve mini eteğiniz varsa üzerinizde kırsal kesim vatandaşlarımızın size ilgiyle bakışını hissedebilirsiniz benden söylemesi. Ki bana göre havalimanı dediğin bir nevi kurtarılmış bölge olduğundan ve malum görece daha eli yüzü düzgün insanlar geldiğinden ben baya şıkır şıkır giyinmiştim. O pek uygun düşmedi orada... Tavsiye etmiyorum.

Her neyse, Pegasus diyordum. İlk olarak check in yaptırmak için sıraya girdiğimde ki yanlış sıraya girmişim, yer hosteslerinden birinin çemkirmesini yedim. Ki orayı bulmak için yer sorarken de görevliler gayet ilgisiz ve umarsız davranmışlardı. Bavulumu verip uçağa binmek için kullandığımız alan içi ulaşım aracı otobüs ise baya tıklım tıklımdı ve Ağustos’ta binilmiş belediye otobüsü misali leş gibi ter kokuyordu. En azından neden bir klima açılmadığını ya da neden iki araç gönderilmediğini merak ettim. Pek çok kişiyle samimi anlar yaşadığım bu seyahatin ardından-ben kocama bu kadar dokunmuyorum be teyze insaf yani!- uçağı gördüğümde şaşırmaktan kendimi alamadım. Hani en yeni filo sizdeydi? Bu 1900 lerden kalma uçakcık ne o zaman? Bindiğimiz uçak baya eski püskü ve ufaktı, sabah saatlerinde bu kadar kişini tercih ettiği  İstanbul Ankara arası uçuşunda kullanılan uçak böyleyse daha küçük şehirlere gönderilen uçakları düşünmek bile istemiyorum. Herhâlde herkesin eline bir helyum-uçan balon verip yüksekçe bir yerden tekmelemek suretiyle uçuruyorlar insanları!

Ya o kızların kıyafeti neydi öyle! Ben alışmışım tabi Cemil İpekçi tasarımı üniformaları, inci gibi dişleri ve olaganüstü güzellikleriyle melek hosteslere Pegasus'taki siyah sarı birbirinden alakasız kıyafetleri ve kafalarında lastik tokayla karmakarışık toplanmış saçlarıyla bu orta! güzellikteki arkadaşlar pek bi tuhafıma gitti. Kadın olabilirim ama müşteri olarak güzel, bakımlı ve güler yüzlü hostes isterim ben! 
Bir de daha önce uçan arkadaşlardan duyduğum bir Pegasus cafe hadisesi var ki anlatılmaz yaşanır. Efendim biliyorsunuz böyle ekonomik hava yolu şirketleri madem biletlerimiz ucuz o zaman verelim suyu 5, çubuk krakeri 10 liradan onlardan kar yapalım şeklinde bir mantık geliştirmişler.

O hostesler yarım saatlik uçuş boyunca satış yapmaya çalışıyorlar. Kotaları mı vardır nedir anlamadım.. Niye bu kadar ısrarcısınız!? Uçuş sırasında satış yapıyorlar, para üstü veriyorlar yok siz 1 lira verin ben size beş vereyim yok sen onu al bana 5 i ver. İki tane alsam en son kaç olur gibi iyice pazar muhabbetine dönmüş olay. E hani elittik biz? Sosyetiktik kaliteliydik? Uçarken portakal suyu içmeyince kendimize gelemiyorduk?

Birde uçuş sırasında sürekli kendilerini anlatıp, jeneriklerini çalmaları da bana bağıra çağıra satış yapan Koray mağazalarını anımsattı. Seyahat sonunda da kendilerini anlatıp anlatıp ayrıntılı bilgi için mutlaka sitemize girin falan dediler. Oldu dedim. Çok gezenler kulübüyle falan güzel bir iş yapıyorlar da bu kadar bağıra çağıra reklam kaygısı güdülmesi müşteride ters tepki uyandırıyor bence…
Ancak hakkını yemeyelim uçak tam vaktinde kalktı ve tam vaktinde de indi. Genellikle THY ile uçtuğumda yarım saat ile bir saat arasında değişen rötara göre program yaptığımdan benim için ilginç ve hoş bir sürpriz oldu bu dakiklikleri. 

Velhasılıkelam sayın devlet büyüklerimizin dediği gibi artık herkes uçuyor ama düşük standartlarla... Bu arada hayır ben THY den para almıyorum. Zaten THY'nin de dünyadaki emsalleriyle karşılaştırılınca görülen çok eksiği var o ayrı bir yazı konusu...

Oldukça uygun fiyatlar ve ortalama standartlarda yolculuk yapmak istiyorsanız kötü değil. Ama bana göre değil. Benim için hava yolculuğu sadece birkaç saati geçirdiğim bir araçtan ziyade havalimanıyla, kalitesiyle size verdiği prestijlisiniz, önemlisiniz, harikasınız duygusuyla tatmin olduğum; kusursuz değil ama yüksek standartlarda hizmetlerin sağlanmasını talep ettiğim bir süreç.

PS: Geçen haftaki muhabbeti de şirkette çok yeni olmamdan ve biraz gaza geldiğimi düşünmemden dolayı birkaç hafta ertelemeye karar verdim. Konuşucam bu kesin ama yol yordam ve zamanını olgunlaştırdığım gün..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder