16 Aralık 2012 Pazar

Serrose'dan Teşekkür Çekilişi







yolunneresindeyim adlı bloguyla Japonya 'dan bildiren Serrose harika bir teşekkür çekilişi yapıyor.

Çekilişe katılmak istiyorsan tıkla ve taa caponyalardan bavullarda taşınıp gelen harika hediyeleri kazan :)

Arkadaşım bir de video çekmiş o da burda. Hadi bakalım hop hop bol şanslar  :)

Wonder Woman Olmak Lazım

Herkese merhabalar uzun süredir ortalarda yoktum biliyorum, bunun için sorry :) 

Aslında her gun ana sayfaya giriyor, kim ne yazmışsa saatlerce okuyorum .
Sanırım ben yazmaktan çok okumayı seviyorum :) 

Ama sizlerle paylaşmak,sizlere yazmak istediğim öyle çok şey birikti ki! Neyse olucak olucak, zamanla daha sık yazabileceğim.

Bir de yazamamamda geçtiğimiz süreç içinde çok yoğun ve yorgun olmamın da etkisi olmuş olabilir. 
Zira kötü niyetli insanların yönetici kademesinde yer aldıgı saçma işyerimden ekonomi alanında yüksek lisansa - mastera başlamamı da bahane ederek ayrıldım.

Özel ders vererek hayatımı kazanabilecegimi ve akademik gelişimimi sürdürebilecegimi düşünüyorum.Artık ögleden sonraları okula -Hacettepe Universitesi- akşamları ise özel derse gidiyorum. Evet her gün hem okul hem de özel dersim var bazı günler iki ögrenciye birden gidiyorum !! Valla bu ara değil blog yazmak kaşımı bıyığımı alacak vakti bulamadım ! Yine de Allah bereketini kesmesin tabii..

Bir de yeni bir ev satın aldık,taşındık evin eksiğiydi işiydi derken kardeşinizin başını kaldıracak, yemek yapacak hali bile kalmadı.



Neyse şimdi ufak ufak dönem sonuna yaklaşıyoruz,dersler biraz düzene oturdu, ev de her gecen gün biraz daha oturuyor gibi- inşallah !

Şimdi de yılbası için hazırlıklara başladım.Yılbaşında İstanbul'daki kardeşlerimi ve kuzenleri bize cagırdım-8 kişi- ve yılbası akşamı büyük bir parti vereceğiz .O yüzden hem pişirilecekler hem ağacın kurulması, evin süslenmesi hem de hediye trafiği içinde koşturmalara devam edeceğim :)  

Sizler nasılsınız? Evli, kedili ve çocuksuz benim yoğunluğum evli, çocuklu ve çalışan annelerin yoğunluğunun yanında hiçbir şeydir muhtemelen!

Neyse şimdilik gitme vakti, esen kalın efem :)

21 Eylül 2012 Cuma

İş Yeri Gıcıkları...


Ya var ya bu işyerine çok gıcık kaptım sabah sabah...Acilen paylaşıp rahatlamam lazım... Bahsettiğimiz 10-15 kişinin bulunduğu ofis şeklinde küçük denilebilecek bir iş yeri. Buralarda pek olmayan bir genel müdür, yerine bıraktığı eşinden yıllar önce boşanmış, tek çocuğuyla yalnız yaşayan ve bunun hıncını çalışanlardan almaya kararlı sorunlu bir idari müdüre, bir kaç danışman hoca bir kaç teknik çalışandan oluşan bu ofis bana sıkıntı veren yegâne yerlerden biri. Hatta tek yer.. Gün geçmiyor ki biri birine laf sokmasın, dedikodular tripler yaşanmasın. 

Hayır, çalışma koşulları falan iyi olsa gene katlanılır. Ama haftada altı tam gün çalışma, sigortanın asgariden yatırılması, komik derecede düşük maaşlar, resmi tatillerde de normal günlermiş gibi çalışılıp farkının ödenmemesi, yaptığın her işe anında kusur bulunup bağırılıp çağrılması, kapasitenin çok altında işlere namı diğer ameleliklere zorlanman gibi durumların çok normal sayıldığı saçma sapan bir yer işte. 

Peki diyeceksin niye buradasın hala? Biliyorsun güzide ülkemizde hele de Ankara'da özel sektörde iş bulmak çok çok zor. Bunu zor buldum. Daha önce de iki yerde çalışmış bir iki ay sonra ayrılmıştım şimdi bundan da ayrılsam cv de sürekli işten ayrılan kız durumuna düşmekten korkuyorum :S Ayrıca zaten bir yıla yakın işsiz kaldığım dönemde çevremin her türlü baskısına maruz kaldım şimdi buradan da çıkarsam tekrar aynı şeyleri yaşamaktan korkuyorum. Evet, korkularım var. Ama burası Türkiye, burada hepimizin korkuları var.

Bu ülkede ne kadar kapasiteli olduğun, nerden mezun olduğun, ne bildiğin değil kimi tanıdığın önemli. Zaten burada da işe girebilmemin sebebi patronun bizimkilerin tanıdığı olmasıydı. Fakat gün geçtikçe gördüm ki bizim tanıdığımız tatlı, kibar adam iş yerinde tam bir kapitalist baskıcı patronmuş! İlk bir kaç ay hayret etsem, kabullenemesem hatta iyi niyetle onunla konuşmayı düşünsem de girdiğim günden beri-8 ay-da 8 kişinin işten ayrılması üzerine onun umutsuz vaka olduğunu kabullendim O ve diğer kadın... Tam bir asap bozukluğu bunlar!


Sinir oluyorum sinir. Bu kadının biz işyerindeki diğer kızlara yaptığı eziyetler, artistlikler, manasızlıklar saymakla bitmez. Gıcık olduğu insanları allem kallem edip patrona kovdurttuğu bile oldu. Malumunuz şimdi bu kadın sevilmiyor da, hımm buna bi ad verelim maydanoz olsun adı, sabah diğer kızlarla -herkes bir şeyler almış- birlikte kahvaltı yapalım dedik. Maydanoz da erkenden gelmiş yukarı odasına çıkmış Biz de ona bayılmadığımız için kahvaltıya falan çağırmadık. Bu bizi duymuş ya hemen temizlik görevlisi bayanı çağırıp yüksek sesle çemkiriyor " Herkes kendi masasında kahvaltı yapsın öyle bir arada yapılmasın iş yeri burası!" E daha dün sen bizlerle oturmuş kahvaltı yapıyordun!? Nooldu? Gerçekten dün bu arada, önceki gün mutfakta oturmuş bir kaç çalışanla kahvaltı yapıyordu. Ya işte dengesiz, tutarsız kadın. Kıskançlığından sabah sabah sinirlendirdi hepimizi.


Bu orta yaşlı bekar ya da dul ve bu durumu sindiremeyen, kendisiyle barışık olmayan sorunlu iş kadınlarının çevresindeki güzel ve genç kadınlara sarıp onlara böyle çıyanlıklar yapmasına GICIK oluyorum ya!! Üstelik de bunlardan öyle çok var ki! Bence belediye bunları toplatmalı! Gerçekten toplumun ve diğer iş kadınlarının huzuru için...